Thursday 8 April 2010

Sheep Translation

Başlıkla ilgili hikayeyi bilmeyen yoktur herhalde. Mutlaka herhangi bir İngilizce dersinizde öğretmeniniz adeta kendi başından geçmiş gibi anlatır hikayeyi. Ben şahsen bikaç farklı ingilizce öğretmenimden duydum. O yüzden böyle diyorum. İşte bizim öğretmen arabasıyla seyahat ediyomuş sonra yol kenarında bu levhayı görmüş önce anlayamamış ama sonradan Kuzu Çevirme demek istediklerini idrak etmiş . Falan filan deyip asıl meseleye gelinir.

Anlatmaya çalıştığım en azından ordaki 'çevirme' de bi mantık vardır.

Geçenlerde şu soru vardı kitapta.

'Do you trust your friends?'

Öğrenciler trustın anlamını biliyodu zaten. Tercüme etmelerini istemedim ama bi tanesi 'Tiçır çeviriimmi? dedi. Bende madem heveslendin hadi bakalım deyince duyduğum tercüme karşısında önce güldüm ama sonra o öğrencinin örtmeni olduğum için aslında ağlamam gerektiğini hissettim. Lakin yukardaki soruyu şu şekilde tercüme etti ve bide cevapladı;

Turislere güvenirmisin?

Yes tiçır , ben güvenirim.

No comments: